Sunday, April 18, 2010

Doktor Doktor Derdime Bir Çare

Başlıktaki oküpasyonun (ve ingilizce-türkçe karma dilimle, sizce de entelijensiyanın altın çocuğu olmuyor muyum?) normal vatandaşlara ne çağrıştırdığı ayan ve beyansa da; günlük literatürde Diddlypuff olarak da geçen Didem, benim aslında tıp bilimine bu ilgimin gerçek nedenini bilmekte zorluk çekmeyecektir.

Kahvemi aldım, annem götürdü gerçi, çayımı içiyorum, ve açık penceremin tam karşısındaki parkın bilimum alet-edevatını günlük pilates seansı olarak kullanan teyzeye selam çakıyorum.
Bi şarkı buldum, daha doğrusu Onur söyledi, onu dinlerken, artık ödevlere başlamalı, çok rahat geçmeyen gecelerimi verimli geçirmenin en güzel yolu olan akademik hayata ölesiye sardırmak yöntemini kullandıktan sonra, yatağımın üzerine adeta bayılmalıyım.

Daha sonra daha güzel şeyleri daha alacalı bulacalı yazmak üzere gideyim de, bi Erinç Yeldan ödevi, bi Fatma Taşkın projesi, bi Hakan Berument midtermü öksüz kalmasın iktisat mecralarında.

Yemek yiyemiyorum bi de buna ne demeli?
(Yaz öncesi bikini rejiminden hallice ama)

No comments:

Post a Comment