Ne zaman Facebook Chat'e girsem istisnasız bana "naber" diyen bi arkadaşım var, ki bu durum öylesine Mozilla aksatıyor ki kendisinin Mark Zuckerbergle hayli düzeyli bir ilişki yaşadığından şüphelenmiyor değilim. Sanki gitsem bi gün kızın evine habersiz, kapıyı böyle ıslak ıslak, son anda gördüğü havluya canhıraş sarılmış bi Mark Zuckerberg açıp "oh, hey there!" diyecekmiş gibi. Sonra bi de o arkadaş bana uzun uzun, ballandıra ballandıra, sanki dünyada Markla onun ilişkisinden daha düzeyli başka hiçbir ilişki yokmuş, varsa da ben sadece onlarla ilgileniyormuşum gibi anlatır da ben artık astım hastasının iki gram oksijene hasretliği gibi o evden dışarıya vuslat beklerim ama tabi bu başka bir konu.
Diyeceğim o ki, ya kızım bi dur, bi nefes al, ben bi live feedime bakayım, bi insanlar ne etmiş ne yapmış, aralarda can video var mı bi göreyim, sonra naber dersin. Bu ne şiddet bu celal, pusu mu kurdun nedir, online olmamla orada kutucuk. Hayır, Mozillanın da annesi çok şiddetli derecede acılar çekiyor senin öyle yapmanla, diğer pencereler alt üst oluyor. Reva mı bu bana sırf sen Markla gecelerini azıcık daha şenlendireceksin diye?
Bi de şu lafa uyuzum: "Çok alıngansın."
Hadi ya? Cidden? 20 yılda fark edemedim ben bunu da sen iki saat bi filme gittik (spesifik insan değil bu, genelledim en nietzsche kanatır modda), bi saat çay içtik, akşam da msnde ben seni titrettim de eğlendik diye çözdün hemen beni? Vay canına Freud ters dönmüş mezarında, "o gelene değin bana rahat yüzü yok, arafın en ortasındayım" diyomuş çevresine.
Biliyorum ya ben alıngan olduğumu, yani hani kendisi hakkındaki düşüncesi gerçekle uzaktan yakından alakalı olmayan o realizme katmer katmer uzak insanlardan değilim ki, nedir bu psikoanalist havalar, Oedipus Rex'i tanımamcılık? Direk indirgeniyorum "yazar yukarıdaki parçada ne anlatmak istemiş?" "baş karakter çok alıngan" türkçe yazılı sorusuna ki beni daha fazla tanıyor olsan, bu durumun ego balonumda ve bundan mütevellit aramızda oluşabilecek herhangi bir ilişki türünde vereceği kalıcı hasar olasılığından haberdar olur, böyle galiz küfürlü cümleyi etmezdin bana.
Bi de "ekonomici misin sen?" "iktisat ne ki, çok kolay, sen bizim bölümü gör" mühendisleri var ki, onların iki gram zekasına tükürük bezlerimden hediye edeceğim çok şey var. Minicik aklınca küçümsediği bölümün hayatında java'dan daha önemli olacağını zaten anlatmıyorum da, hani iki satır program yazınca kendisini dünyayı kurtaracak denli dahi hissedip, benim oluk oluk, teori teori, önem önem derslerime burun kıvıranın da iqsu öylesine düşükmüş ki, yoksayılıyormuş problemlerde. İlginç misin arkadaşım, össde daha fazla puan gerekiyor diye bazı bölümlere daha fazla paye oturtmaya ösym bile artık ödül vermiyormuş, bırak kasma artık bu kadar.
Veyahut bunu sırf beni gıcık etmek için yapan bazı insanlar var ki -onlar kendilerini biliyor, ki hatta ne gülüyosun, komikse anlat hep beraber gülelim- onlara da yazıklar olsun. Hayır, ben onların alkolik geyiğin en can alıcı anında "dur bi bcc'ye gidip mailime bakayım"cı asosyalliklerine laf ediyor muyum? Evet, ediyorum. Edeceğim de, zira bildiğin asosyal bir durum.
Ki bi tanesi, dur içimde kalmasın, 1 saat armorgames'te allahın Japonunu öldürmeye çalışarak benim "ya hadi reale inelim, oyun mu oynayacağız burada boş vaktimiz varken"lerime kulak tıkadı da sonra asosyalsiniz deyince alınmalar, yüz buruşturmalar.
Meh size.
Devam edeceğim.
Sunday, February 7, 2010
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
"muhendis misin sen?" "muhendislik ne ki, çok kolay, sen bizim bölümü gör" insani olmussun sen de.
ReplyDeleteben de biliyorum o bcc'de oyun oynayan asosyalleri. hatta bir arkadasim var tetris manyagi. beni bile yeniyor bir muhendis olmama ragmen.
yirim. en bi çok seni seviyorum ki ben.
ReplyDeletetetriste anlamsız bi başarısızlığın olsa da.
çubuğumsun.
"muhendis misin sen?" "muhendislik ne ki, çok kolay, sen bizim bölümü gör" diyeni odunla dövülarmış...
ReplyDeletesana demek istediğim teş şey şudur ki sayın jojoba:
ReplyDeleteMÜHENDİS-ekonomist
the marmara